Erdal Özyağcılar - Halit Karadağ
‘Karadağlar’ izleyiciye ne anlatıyor?
Burada Türk toplumunda biraz geriye itilmiş baba-oğul ilişkileri anlatılıyor. Dostoyevski’nin ‘Karamazov Kardeşleri’nden bir uyarlama. Bu roman baba-oğul ilişkilerinin temel kaynağı. Hatta Freud’un “Oidipus Kompleksi’ni çok güzel ortaya koymuş” dediği ve sevdiği bir roman.
Türkiye’deki baba-oğul ilişkilerine nasıl dokunuyor?
Bizde baba-oğul çelişkileri daima geri plana atılır. Aile içinde kalır. Derler ya ‘Kol kırılır yen içinde kalır’. Biz yen içinde kalan kısmı Dostoyevski’nin ana metnindeki çelişkilerle Türk dizi film mantığında uyarlıyoruz. 1930’larda Kaz Dağları’nda bir adamın oğullarıyla yaşadığı hem para hem gönül çelişkileri var.
‘Bizimkiler’den bu yana ilk defa kötü karakter oynuyorsunuz değil mi?
Romanda ‘Fedor Pavloviç’ yaratılış olarak kötüdür. Vurdumduymaz, kadın düşkünü, aşağılık bir adamdır. İzlenecek bir karakter olmayabilirdi. Hatta Dostoyevski önsözde “Biraz sabredin” diye uyarır. Onun için Halit karakterine acılı bir geçmiş koyduk.
Gülhayat’a duyduğu arzu, aşka mı dönüşüyor?
Gülhayat’ı görünce tutkulu dipsiz kuyu bir aşka giriyor. Gülhayat’ın cazibesi “Beraber olalım” deyip olmamasında. Grushenka, romanda bu kadar keskin hatlı değildir. Daha arı duru, daha düz bir roldür. Pavloviç gidiyor diye meyhaneye gider. Sonunda nişanlısına kaçar. Biz eski Türk filmlerine benzer bir intikam ilişkisi yaptık. Babası aldığı borcu geri ödeyemeyince Halit ellerindeki her şeyi alır ve babası kendini asar. Gülhayat’ın kafasında intikam ateşi olur. Ona da Halit gibi bir geçmiş yaptık. İntikamıyla aşkı arasında kalan bir kadın olacak.
Sizce erkekler cinsellikle yönetilebilir mi?
Erkek cinsellikle rahatlıkla yönetilebilir. Erkeklerin böyle bir dangalaklıkları var. Oysa yatakta sevişmekten çok kadının iç dünyası tanımanın, romantizmin, el ele dolaşmanın, kafasını omzuna dayayıp saçlarını, gerdanını koklamanın büyük keyfi var. Türk erkeği cinselliği yatak anlamında anlıyor ve rahatlıkla cinsellikle idare ediliyor.
Çocuklarınızla nasıl bir ilişkiniz var?
Çok rahat bir babayım. Çok duygusal ve hassasım. Bütün flörtlerinde, acı zamanlarında yanındaydım. Babalık motivasyonuyla sorgulamadım. Pandispanya gibi bir babayım.
Kızınız Zeynep ve eşiniz Güzin Hanım’la aynı dizide oynamak nasıl bir duygu?
Karımla daha evvel bazı tiyatro oyunlarında karşılaştık. Şimdi bu durum yadırganır gibi oldu. Kızım ve karım meslektaşım. İkisi de konservatuar mezunu. Zeynep beş yıldır şehir tiyatrolarında oynuyor. Üçümüz de Yıldız Hoca’nın (Kenter) talebesiyiz. Yıldız Hanım torunum der ona. Tabii oynayacak.
Dizinin çekildiği Çanakkale’de bir ev aldığınız yazıldı. Bu doğru mu?
Almadım. Fatih Aksoy bana Tayfun Talipoğlu’nun evini kiraladı.
İstanbul’dan ne kadar zamandır uzaktasınız?
‘Elveda Rumeli’ iki buçuk yıl sürdü. Bu dizi başlayalı üç buçuk ay oldu. İki yıl sürerse ben beş yıl dışarılarda kalmış olacağım.
‘Karadağlar’ izleyiciye ne anlatıyor?
Burada Türk toplumunda biraz geriye itilmiş baba-oğul ilişkileri anlatılıyor. Dostoyevski’nin ‘Karamazov Kardeşleri’nden bir uyarlama. Bu roman baba-oğul ilişkilerinin temel kaynağı. Hatta Freud’un “Oidipus Kompleksi’ni çok güzel ortaya koymuş” dediği ve sevdiği bir roman.
Türkiye’deki baba-oğul ilişkilerine nasıl dokunuyor?
Bizde baba-oğul çelişkileri daima geri plana atılır. Aile içinde kalır. Derler ya ‘Kol kırılır yen içinde kalır’. Biz yen içinde kalan kısmı Dostoyevski’nin ana metnindeki çelişkilerle Türk dizi film mantığında uyarlıyoruz. 1930’larda Kaz Dağları’nda bir adamın oğullarıyla yaşadığı hem para hem gönül çelişkileri var.
‘Bizimkiler’den bu yana ilk defa kötü karakter oynuyorsunuz değil mi?
Romanda ‘Fedor Pavloviç’ yaratılış olarak kötüdür. Vurdumduymaz, kadın düşkünü, aşağılık bir adamdır. İzlenecek bir karakter olmayabilirdi. Hatta Dostoyevski önsözde “Biraz sabredin” diye uyarır. Onun için Halit karakterine acılı bir geçmiş koyduk.
Gülhayat’a duyduğu arzu, aşka mı dönüşüyor?
Gülhayat’ı görünce tutkulu dipsiz kuyu bir aşka giriyor. Gülhayat’ın cazibesi “Beraber olalım” deyip olmamasında. Grushenka, romanda bu kadar keskin hatlı değildir. Daha arı duru, daha düz bir roldür. Pavloviç gidiyor diye meyhaneye gider. Sonunda nişanlısına kaçar. Biz eski Türk filmlerine benzer bir intikam ilişkisi yaptık. Babası aldığı borcu geri ödeyemeyince Halit ellerindeki her şeyi alır ve babası kendini asar. Gülhayat’ın kafasında intikam ateşi olur. Ona da Halit gibi bir geçmiş yaptık. İntikamıyla aşkı arasında kalan bir kadın olacak.
Sizce erkekler cinsellikle yönetilebilir mi?
Erkek cinsellikle rahatlıkla yönetilebilir. Erkeklerin böyle bir dangalaklıkları var. Oysa yatakta sevişmekten çok kadının iç dünyası tanımanın, romantizmin, el ele dolaşmanın, kafasını omzuna dayayıp saçlarını, gerdanını koklamanın büyük keyfi var. Türk erkeği cinselliği yatak anlamında anlıyor ve rahatlıkla cinsellikle idare ediliyor.
Çocuklarınızla nasıl bir ilişkiniz var?
Çok rahat bir babayım. Çok duygusal ve hassasım. Bütün flörtlerinde, acı zamanlarında yanındaydım. Babalık motivasyonuyla sorgulamadım. Pandispanya gibi bir babayım.
Kızınız Zeynep ve eşiniz Güzin Hanım’la aynı dizide oynamak nasıl bir duygu?
Karımla daha evvel bazı tiyatro oyunlarında karşılaştık. Şimdi bu durum yadırganır gibi oldu. Kızım ve karım meslektaşım. İkisi de konservatuar mezunu. Zeynep beş yıldır şehir tiyatrolarında oynuyor. Üçümüz de Yıldız Hoca’nın (Kenter) talebesiyiz. Yıldız Hanım torunum der ona. Tabii oynayacak.
Dizinin çekildiği Çanakkale’de bir ev aldığınız yazıldı. Bu doğru mu?
Almadım. Fatih Aksoy bana Tayfun Talipoğlu’nun evini kiraladı.
İstanbul’dan ne kadar zamandır uzaktasınız?
‘Elveda Rumeli’ iki buçuk yıl sürdü. Bu dizi başlayalı üç buçuk ay oldu. İki yıl sürerse ben beş yıl dışarılarda kalmış olacağım.