Anasayfa
Tam İsmi: Robert Thomas Pattinson
Lakapları: Rob, RPattz, Spunk Ransom
Doğum Tarihi: May 13 1986
Şu Anki Yaşı: 23
Memleketi: Londra, İngiltere
Saç Rengi: Kahverengi
Göz Rengi: Mavi/Gri
Boyu: 185 cm
Ebeveyleri: Annesi Clare, babası Richard
Kardeşleri: Lizzy ve Victoria isimli iki ablası vardır
Çaldığı müzik aletler: Piano ve Gitar
Tiyatro Klubü: Barnes Tiyatro Klubü, Londra
Tiyatroda oynadığı roller: Macbeth, Anything Goes, Our Town, ve Tess of the D’Urbevilles
Sinemada oynadığı roller: The Ring of the Nibelungs, Vanity Fair, Goblet of Fire, The Haunted Airman, The Summer House, The Bad Mother’s Handbook, How To Be, Little Ashes, Twilight
Örnek aldığı aktörler: Jack Nicholson
Londra’lı olan Robert Pattinson 13 Mayıs 1986 tarihinde doğmuştur. Müziğe karşı yeteneği olan Robert’ın çok iyi gitar ve piano çaldığı bilinmektedir.
Robert oyunculuğa ilk 15 yaşlarında amatör olarak başlamıştır. Daha sonra Barnes Tiyatro Klubüne katılmış ve Macbeth, Anything Goes ve Tess of D’Urbevilles oyunlarında sahne almıştır. Robert’in beyazperdede ilk aldığı rol Alman yapımı bir televizyon filmi olan The Ring of Nibelungs filmindeki Nibelungs’tur. (Film ayrıca Alacakaranlık Krallığı olarak da bilinmektedir.) Daha sonra bir Reese Witherspoon filmi olan Vanity Fair’de Rawdy Crawley rolünü oynamıştır.
Robert 2003 yılında Harry Potter filmlerinden dördüncüsü olan Ateş Kadehi filminde Cedric Diggory rolünü oynamıştır. Robert 2003 yılının sonlarına doğru Mike Newell ile tanışmış, Cedric rolü için görülen ilk kişi olmuş ve bu görüşmeden sadece bir hafta sonra rolü aldığı kesinleşmiştir.
Sınırsız cazibesi ile gelecekte beyazperdede daha fazla görmeyi beklediğimiz Robert Pattinson, 2005 yılında Times Online tarafından “Yarının İngiliz Yıldızı” seçilmiştir.
Pattinson Harry Potter’ın ardından yeteneklerini iki İngiliz televizyon filminde rol alarak geliştirdi. İlk film olan The Haunted Airman’de, II. Dünya Savaşında sakat kalan bir pilot olan Toby Jugg’ı canlandırarak başrol oynadı. Jugg, akıl sağlığında bozulmalara neden olan halüsinasyonlar gören kompleks bir karakterdi.
İkinci film olan The Bad Mother’s Handbook’ta Daniel Gale olarak küçük bir rol aldı. Pattinson kendi tuhaflık anlayışını kullanarak karaktere gerçeklik kazandırmıştır.
Pattinson oyunculuk kariyerini güçlendirmeye İngiliz yapımı olan; The Daisy Gili tarafından yönetilen kısa film Summer House ve Oliver Irving tarafından yönetilen sinema filmi How to Be ile devam etti.
Robert How to Be’de artık yapısı iyice bozulmuş ailesi ile birlikte yaşayan, problemli 20’li yaşlardaki Art’ı oynayarak kendi müzik yeteneğinden faydalanmıştır.
Küçük roller aldıktan sonra Pattinson, Stephenie Meyer tarafından yazılan aynı isimli kitaptan uyarlanan Twilight filminde vampir Edward Cullen rolünü oynamak üzere anlaşmıştır. Pattinson Ağustos ayında Teen Hollywood.com’a Twilight filmi öncesi konu hakkında bilgisi olmadığından bahsetmiştir.
Yakışıklı oyuncu “Kitapları senaryo elime verildikten sonra okudum. Daha önce isimlerini dahi duymamıştım. Daha sonra biz filmi çekmeye başladık ve konu büyüdü, büyüdü ve büyüdü ve herkes kitapları öğrendi, bu gerçekten çok garip ve beklenmedik bir durum.” demiştir.
Kitabın hayranları Robert Pattinson’ın Edward Cullen’ı oynayacağın duyduklarında ani karşı çıkmalar boy gösterdi. Bu konudaki eleştiriler Robert’ın hayal ettikleri Edward rolu için yanlış olmasından, kitabın rakibi kabul edilen Harry Potter serisinde rol almış olmasına kadar uzandı. Ancak, ilk fragmanın yayınlanmasından sonra hayran görüşleri olumlu yönde değişmeye başladı. İkinci fragmanın yayınlaması ise Pattinson’ın çılgınca desteklenmesini arttırdı.
Ancak rüzgarın yönünün değişmesine rağmen, Pattinson ona bu filmin yılın en çok ilgi duyulan filmi olması konusundaki görüşleri sorulduğunda, çok açık sözlülükle “Ben halen buna inanamıyorum. Sadece çok garip. Her zaman dehşete düşmüş gibiyim, telaşlanmakta üzerime yoktur.” demiştir.
Pattinson’ın devam eden açık sözlülüğü hayranlarını gelecek olan filmleri konusunda daha da meraklandırmıştır. Pattinson’ın bugüne kadar yaptığı işlere bir göz attığımızda, onun Little Ashes filminde şair Federico Garcia Lorca ile homoseksüel bir ilişkisi olduğu söylentileri ile anılan ressam Salvador Dali’yi canlandırdığını görmek beklenmedik bir durum olabilir. Bu rol, Robert Pattinson’ın ünlüler dünyasına katılmasına neden olan Büyücü Cedric Diggory ve Vampir Edward Cullen rollerinden çok farklıdır.
Pattinson Şubat ayında bir İngiliz Dergisine böyle tartışmalı bir rolü almaya nasıl karar verdiği konusunda şunları söylemiştir; “Bazı insanların biraz şaşıracağını düşünüyorum. Ama şirin, liseli genç rollerine saplanıp kalmak istemedim, veya bir şekilde bir çeşit karikatüre dönüşeceğimi biliyordum. Dali’yi oynamak benim için tam anlamıyla bir dönüm noktası oldu. Bu rol benim alıp almamayı ciddi anlamda düşündüğüm ilk rol. Film çekilirken Dali’yi takıntı haline getirmiştim, ve onun yaşamı hakkında bulabildiğim herşeyi okudum. Çok garip ve karmaşık bir adamdı, ancak sonunda onunla bir benzerliğimin olduğunu hissettim. Dali aslında aşırı derecede utangıçtı.”
Ve insanlar Robert Pattinson’ı ve onun işine olan sadakatini farketmeye başladılar. 2005 yılında Pattinson ile diğer ünlü aktörler arasında karşılaştırmalar yapılmaya başlandı. Teen People dergisi Cedric Diggory portresinden sonra Robert’ı bir sonraki Jude Law olarak tanımladı, ve geçtiğimiz günlerde Movie-Fanatic Pattinson’ı Heath Ledger ile kıyaslayıp, aşağıdaki yorumda bulunmuştur: “Ledger ,meslektaşları ve film endüstrisinden, dürüstlüğü ve ajansların ona verdikleri sevimli – genç rollerine boyun eymediğinden dolayı saygınlık kazanmıştı. Robert de Ledger’ın yolundan, zor yoldan, gitmeyi seçmiş görünüyor. Oynadığı rolleri, onu gerçek yeteneği ve görüşü olmayan bir yakışıklı oyuncu olarak eleştirenlere bir cevap olarak seçtiğini düşünüyorum. Vizyona girecek olan Little Ashes, tıpkı Brokeback Mountain (Brokeback Dağı) gibi homoseksüel bir tema işliyor. İki film arasında parallellikler olabilir, ancak ben her iki filmin de benzersiz olduğunu ve ilişkilere farklı bakış açıları getirdiğini düşünüyorum.”
Pattinson, Jude Law ve Heath Ledger ile kıyaslanan bir aktör olarak, almaya devam ettiği riskler ve rollerindeki derinlik için elbetteki uluslararası beğeni kazanacaktır. Ve Little Ashes, Robert Pattinson’ın film dünyasında büyük bir oyuncu olarak tanınması için çok önemli bir rol oynayacaktır.
Eylül 2008 itibari ile Robert Pattinson bir oyuncu olarak ödüller almaya başladı. Fransa’da yapılan Strasbourg Film Festivali’nde “How to Be” filmindeki Art karakteri ile En İyi Aktör ödülünü aldı. Ayrıca Ekim 2008’de Hollywood Film Festivali Ödül Komitesince Yeni Hollywood Ödülü’ne layık görüldü.
2009 yılının başları Robert’ın kariyeri hakkında yeni haberler getirdi. Daha önce kadroda olacağı söylenen “Parts Per Billion” filminden, fim çekimlerinin Yeni Ay filminin çekim programı ile çakışması üzerine çıkarıldığı bildirilmiştir.
Lakapları: Rob, RPattz, Spunk Ransom
Doğum Tarihi: May 13 1986
Şu Anki Yaşı: 23
Memleketi: Londra, İngiltere
Saç Rengi: Kahverengi
Göz Rengi: Mavi/Gri
Boyu: 185 cm
Ebeveyleri: Annesi Clare, babası Richard
Kardeşleri: Lizzy ve Victoria isimli iki ablası vardır
Çaldığı müzik aletler: Piano ve Gitar
Tiyatro Klubü: Barnes Tiyatro Klubü, Londra
Tiyatroda oynadığı roller: Macbeth, Anything Goes, Our Town, ve Tess of the D’Urbevilles
Sinemada oynadığı roller: The Ring of the Nibelungs, Vanity Fair, Goblet of Fire, The Haunted Airman, The Summer House, The Bad Mother’s Handbook, How To Be, Little Ashes, Twilight
Örnek aldığı aktörler: Jack Nicholson
Londra’lı olan Robert Pattinson 13 Mayıs 1986 tarihinde doğmuştur. Müziğe karşı yeteneği olan Robert’ın çok iyi gitar ve piano çaldığı bilinmektedir.
Robert oyunculuğa ilk 15 yaşlarında amatör olarak başlamıştır. Daha sonra Barnes Tiyatro Klubüne katılmış ve Macbeth, Anything Goes ve Tess of D’Urbevilles oyunlarında sahne almıştır. Robert’in beyazperdede ilk aldığı rol Alman yapımı bir televizyon filmi olan The Ring of Nibelungs filmindeki Nibelungs’tur. (Film ayrıca Alacakaranlık Krallığı olarak da bilinmektedir.) Daha sonra bir Reese Witherspoon filmi olan Vanity Fair’de Rawdy Crawley rolünü oynamıştır.
Robert 2003 yılında Harry Potter filmlerinden dördüncüsü olan Ateş Kadehi filminde Cedric Diggory rolünü oynamıştır. Robert 2003 yılının sonlarına doğru Mike Newell ile tanışmış, Cedric rolü için görülen ilk kişi olmuş ve bu görüşmeden sadece bir hafta sonra rolü aldığı kesinleşmiştir.
Sınırsız cazibesi ile gelecekte beyazperdede daha fazla görmeyi beklediğimiz Robert Pattinson, 2005 yılında Times Online tarafından “Yarının İngiliz Yıldızı” seçilmiştir.
Pattinson Harry Potter’ın ardından yeteneklerini iki İngiliz televizyon filminde rol alarak geliştirdi. İlk film olan The Haunted Airman’de, II. Dünya Savaşında sakat kalan bir pilot olan Toby Jugg’ı canlandırarak başrol oynadı. Jugg, akıl sağlığında bozulmalara neden olan halüsinasyonlar gören kompleks bir karakterdi.
İkinci film olan The Bad Mother’s Handbook’ta Daniel Gale olarak küçük bir rol aldı. Pattinson kendi tuhaflık anlayışını kullanarak karaktere gerçeklik kazandırmıştır.
Pattinson oyunculuk kariyerini güçlendirmeye İngiliz yapımı olan; The Daisy Gili tarafından yönetilen kısa film Summer House ve Oliver Irving tarafından yönetilen sinema filmi How to Be ile devam etti.
Robert How to Be’de artık yapısı iyice bozulmuş ailesi ile birlikte yaşayan, problemli 20’li yaşlardaki Art’ı oynayarak kendi müzik yeteneğinden faydalanmıştır.
Küçük roller aldıktan sonra Pattinson, Stephenie Meyer tarafından yazılan aynı isimli kitaptan uyarlanan Twilight filminde vampir Edward Cullen rolünü oynamak üzere anlaşmıştır. Pattinson Ağustos ayında Teen Hollywood.com’a Twilight filmi öncesi konu hakkında bilgisi olmadığından bahsetmiştir.
Yakışıklı oyuncu “Kitapları senaryo elime verildikten sonra okudum. Daha önce isimlerini dahi duymamıştım. Daha sonra biz filmi çekmeye başladık ve konu büyüdü, büyüdü ve büyüdü ve herkes kitapları öğrendi, bu gerçekten çok garip ve beklenmedik bir durum.” demiştir.
Kitabın hayranları Robert Pattinson’ın Edward Cullen’ı oynayacağın duyduklarında ani karşı çıkmalar boy gösterdi. Bu konudaki eleştiriler Robert’ın hayal ettikleri Edward rolu için yanlış olmasından, kitabın rakibi kabul edilen Harry Potter serisinde rol almış olmasına kadar uzandı. Ancak, ilk fragmanın yayınlanmasından sonra hayran görüşleri olumlu yönde değişmeye başladı. İkinci fragmanın yayınlaması ise Pattinson’ın çılgınca desteklenmesini arttırdı.
Ancak rüzgarın yönünün değişmesine rağmen, Pattinson ona bu filmin yılın en çok ilgi duyulan filmi olması konusundaki görüşleri sorulduğunda, çok açık sözlülükle “Ben halen buna inanamıyorum. Sadece çok garip. Her zaman dehşete düşmüş gibiyim, telaşlanmakta üzerime yoktur.” demiştir.
Pattinson’ın devam eden açık sözlülüğü hayranlarını gelecek olan filmleri konusunda daha da meraklandırmıştır. Pattinson’ın bugüne kadar yaptığı işlere bir göz attığımızda, onun Little Ashes filminde şair Federico Garcia Lorca ile homoseksüel bir ilişkisi olduğu söylentileri ile anılan ressam Salvador Dali’yi canlandırdığını görmek beklenmedik bir durum olabilir. Bu rol, Robert Pattinson’ın ünlüler dünyasına katılmasına neden olan Büyücü Cedric Diggory ve Vampir Edward Cullen rollerinden çok farklıdır.
Pattinson Şubat ayında bir İngiliz Dergisine böyle tartışmalı bir rolü almaya nasıl karar verdiği konusunda şunları söylemiştir; “Bazı insanların biraz şaşıracağını düşünüyorum. Ama şirin, liseli genç rollerine saplanıp kalmak istemedim, veya bir şekilde bir çeşit karikatüre dönüşeceğimi biliyordum. Dali’yi oynamak benim için tam anlamıyla bir dönüm noktası oldu. Bu rol benim alıp almamayı ciddi anlamda düşündüğüm ilk rol. Film çekilirken Dali’yi takıntı haline getirmiştim, ve onun yaşamı hakkında bulabildiğim herşeyi okudum. Çok garip ve karmaşık bir adamdı, ancak sonunda onunla bir benzerliğimin olduğunu hissettim. Dali aslında aşırı derecede utangıçtı.”
Ve insanlar Robert Pattinson’ı ve onun işine olan sadakatini farketmeye başladılar. 2005 yılında Pattinson ile diğer ünlü aktörler arasında karşılaştırmalar yapılmaya başlandı. Teen People dergisi Cedric Diggory portresinden sonra Robert’ı bir sonraki Jude Law olarak tanımladı, ve geçtiğimiz günlerde Movie-Fanatic Pattinson’ı Heath Ledger ile kıyaslayıp, aşağıdaki yorumda bulunmuştur: “Ledger ,meslektaşları ve film endüstrisinden, dürüstlüğü ve ajansların ona verdikleri sevimli – genç rollerine boyun eymediğinden dolayı saygınlık kazanmıştı. Robert de Ledger’ın yolundan, zor yoldan, gitmeyi seçmiş görünüyor. Oynadığı rolleri, onu gerçek yeteneği ve görüşü olmayan bir yakışıklı oyuncu olarak eleştirenlere bir cevap olarak seçtiğini düşünüyorum. Vizyona girecek olan Little Ashes, tıpkı Brokeback Mountain (Brokeback Dağı) gibi homoseksüel bir tema işliyor. İki film arasında parallellikler olabilir, ancak ben her iki filmin de benzersiz olduğunu ve ilişkilere farklı bakış açıları getirdiğini düşünüyorum.”
Pattinson, Jude Law ve Heath Ledger ile kıyaslanan bir aktör olarak, almaya devam ettiği riskler ve rollerindeki derinlik için elbetteki uluslararası beğeni kazanacaktır. Ve Little Ashes, Robert Pattinson’ın film dünyasında büyük bir oyuncu olarak tanınması için çok önemli bir rol oynayacaktır.
Eylül 2008 itibari ile Robert Pattinson bir oyuncu olarak ödüller almaya başladı. Fransa’da yapılan Strasbourg Film Festivali’nde “How to Be” filmindeki Art karakteri ile En İyi Aktör ödülünü aldı. Ayrıca Ekim 2008’de Hollywood Film Festivali Ödül Komitesince Yeni Hollywood Ödülü’ne layık görüldü.
2009 yılının başları Robert’ın kariyeri hakkında yeni haberler getirdi. Daha önce kadroda olacağı söylenen “Parts Per Billion” filminden, fim çekimlerinin Yeni Ay filminin çekim programı ile çakışması üzerine çıkarıldığı bildirilmiştir.
Zümrüdüanka'da oynamıştı öldüğünde çok üzülmüştüm ben... 
Benide edward gibi seven birinin sevmesini isterim... 
daha filmleri izlemedim işallah buğün gelecekler izleyecem,3. izledim geçenlede sinemada sadece.
Bu arada benim kafa karıştı 7 kitap oluncaa 4.kitap ateş kadehinde var robert, 
ya birsürü olunca kafam karıştı harry potter ve ateş kadehi'nde var robert yanlış olmasın da....
