"ne kalır ki ardında…
ağ olmuş kalbim…
bir gazap akşamı inliyor bedduanla…
tesellim ağlar…günahsızım ağlar…
meçhul bir sevda yanığına…"
Sevdanin acisi zor olur, ama acmasi güzel. Dikeni acitir ama kanatmaz.
Siper olmus kalbler ask-i diyarda. Bekler sonusuzlugu kara sevdalar.
Ebru öfkesini az da olsa dindirmis, kendini sakinlige vermisti. Sanki o ela gözlerin pinari cöl ölmustu. Icinden hala aglamak gelsede o yaslar gözlerden akamiyordu artik. Yorulmustu!!!
Koltuktan kalmisti artik, icindeki firtina dinmisti. Yatak odasina gidiverdi ardindan. Ama oraya gidis ebru`ya hapis gibi gelmisti, cünkü kapiyi actiktan sonra o ela gözlü cöl ahusunu polatin beyaz gülleri karsiladi.
Aklina hemen o güllerin sirri gelmisti. " Beyaz sensin, tüm renkleri tasiyan ama hicbir olmayan. Ama herseyden önce kimseye benzemeyen benimsin"""
Dogru`muydu? Ebru gercekten de Polatin`miydi? Bilemiyordu. Kizgin degildi belli ki, sadece kirgindi kendine.
" sevmek bu kadar zormus, simdi anliyorum." diyordu ciceklere bakarak.
Sedef ebru`yu merak etmis, evine gitmisti. Ve uzun ugraslar sonunda Ebru inadini kirip kapiyi acmisti en yakin arkadasina
Sedef: Ebruuu. Noldu sana?
Ebru: gec sene iceri, durma kapida
Sedef: evin hali ne böyle, kavga mi ettiniz polatla?
Ebru: (aglayarak sedefe sarilir) onu kaybettim sedef. Kaybettimmmm
Sedef: dur bi dur. Noldu bi anlat
Ebru: O beni sevmiyormus, benimle annesi istedi diye evlenmis.
Sedef: bunu sana mi dedi?
Ebru: inkar etmedi hic birseyi, cekti gitti her zamanki gibi.
Sedef: eeee ne olacak simdi
Ebru: bilmiyorum, hic birsey bilmiyorum artik ( agliyordur)
Sedef: konusmadan hic birsey halledilmez, dur aksami bekle.
sedef gittikten sonra ebru bahceye cikar. Oturmustur artik tas`in üzerine aksami izlemektedir.
" su yildizlar kadar kücük olabilseydim keske. Askin mahsumiyetinde eridi cocuklugum. Simdi bos bir yalanin icindeyim.( yildizlari izliyordur)Elimde avcumda umutsuzluktan baska birsey kalmadi. Bir tek sen varsin birtanem, bir tek sen varsin beni ayakta tutan.
Ayni esnada polat ofistedir, ve ömer baba yanina gelir
Polat: Baba hosgeldin
Ömer baba: hosbulduk
(kisa bir sessizlikten sonra) Aranizdaki sorunu cözdünüz mü evladim?
POlat:(elini basina koyarak ve düsünceli bir sekilde) biz bu sorunlari hayatta cözemeyiz baba.Bitti
Ömer baba: Evladim, yakinda cocugunuz olacak. Bitti demekle hic birsey bitmez
Polat: beni istemiyor baba
Ömer baba: o nasil sana kizdigi zaman yok diyorsa, sende ona kizdigin zaman yok diyorsun. Hic birsey yok olmaz evladim.
Aksam oldugunda polat ofisden ayrilir, ve son kez eve gelir. Aslinda o gecenin sonu nereye varacak kendiside bilmiyordur.
Eve geldiginde sadece salonun isiklari yaniyordur. Acaba uyudu mu derken, balkon kapisinin acik oldugunu gördü. Kapiya az daha yaklastiginda ise Ebru`yu bir tas üstünde oturmus, yildizlara bakarken yakaldi.
ebru yildizlara derdini söylerken polat arkadan dinliyordu.
" ikimizde yalniziz" derken, polati farketti ebru
Ebru: ( kalkmisti simdi tasin üzerinden ve kizgin bir sekilde yatak odasina gidiyordu)
Polat: dur dedim.
Ebru dinlemiyordu polati, bu kez adimlarini hizlandirmisti. Hizli bir sekilde cikiyordu merdivenleri.
Tam yatak odasinin kapisini kapatacakken, polat ayagi ile engelleyi verdi. Artik ikiside yatak odasindaydi.
Ebru evlendigi gün elifin resmini almis cantasina koymustu. Ama simdi iyade zamaniydi.
Ebru: al,al sene. O kazandi(elif icin söylüyor bunu). Ben aradan cekiliyorum artik, bitti.
Polat resmi yere atarak konusmasina devam etti
Polat:benimle isteyerek evlenmedin mi? (Kolunu tutmustur, sinirlidir)Cevap ver bana, istereyerek evlenmedin mi benimle???????
Ebru: git burdan
Polat: magdem sende beni sevmedin niye o zaman benimle baristin ebru, niye? Bana gelmedin mi?
Ebru: Evet geldim...çünkü beni terk eden o lanet adamı çok özlemiştim....hiç haketmediği halde özlemiştim...o olmadan yaşayamıyordum...onu bir an görmek için, yine ona dokunabilmek icin geldim....
Polat: niye hala süphe duyuyorsun o zaman, cevap ver bana. Ebru
Ebru: Birak beni nolur( yere cökmüstür artik aglayarak, ama son bir kez kendini toplayip agaya kalkmistir)
Polat: dinle beni
Ebru: Uzak dur benden...beni özlemediğin için senden nefret ediyorum...nefret ediyorum...beni yanlız bıraktın...bunları mı duymak istiyorsun...uykularımda bile sana geliyordum ben... hayatımı alt üst ettiğini bile bile seni düşünüyordum
Polat: Ben....ebru ben...Dinlermisin beni..
Ebru: Dinlemeyeceğim...artık yan yana olmadığım, dokunamadığım...sesini bile duyamadığım birisin...bana sadece acı veriyorsun
Polat: bak bana, benim senden farkim ne söyle? Tek seni mi aci cekiyorsun?
Ama hala kizginsin bana
Ebru: kizgin degilim kirginim artik
Git nolur, birak beni. Unutmam icin zaman ver bana, gittttttttttt
Polat: Bitti mi diyorsun? Bitti yani?
Ebru: Bitti ( güclü durmaya calissada degildir. Gururdan söylüyordur artik)
POlat: peki....
Cok az bir süre de olsa, öz göze bakiyorlardir artik. Ve Polat ebru`yu deniyordur simdi. Kolundan tuttugu gibi ceker kendine, dudaklarini mühüler onunkine. Ebru önce karsi koymasada, iter polati sonradan.
Ebru: yalvaririm birak,yapma bunu bana
Polat: seni beni hala seviyorsun
Ebru: sevmiyorum....
Polat: yok, yok seviyorsun
Ebru: sevmiyorum, dedim sana sevmiyorummmmmmmmmm ( gücü tükenmistir artik.)
Ebru istemesede polat onu kolarina alir, sarar simsiki.
Acaba bu ask nereye gidiyordu?
Devami sonra...