Gitme kal

Gulmekten karnim agriyer Berna,ellerine saglik canim benim

ama uzun zamandir soyle roooooooooooomantik seyler olmadi,anlarsin ya

çok güzel olmuş ellerine sağlık

ayy süperdi ya bayıldım bayıldım emeğine sağlık canım

süper süper

POlat salon`un kanepesinde uyumustur. Ebru ona hala kizgindir aksam`dan dolayi...Sabah kalktigi gibi dogruca asagi iner...

Ebru:(Polati uyurken görür) Pis ayyas burda uyumus..(tuhaf bir yüz ifadesiyle)
Polat:seni duyuyorum (gözleri kapalidir)....
Ebru:bende duy diye söyledim zaten.....
Polat:madem bu kadar cabuk özledin niye kovdun beni gece...(gözleri hala kapalidir, güya uyuyor numarasi..)
Ebru:yat zibar...ayyas...
Polat:cok sagol...
Ebru:les gibi icki kokuyorsun...


Elif asagi iner simdi, ama ne inmek.

Ebru:uyandin mi?
Elif:hihi...babam niye burda uyuyor..(polata yaklasir ama ne yaklasmak. Alkol kokusu fena carpmistir elifi...simdi)iiiiiiiiiiii....babam kokuyor
Ebru:aaa insan hic öyle der mi annecim...o babanin yeni parfümü (polata bakar kizgin bir sekilde)
Polat:sok sok...biraz daha laf sok
Ebru:yürü git banyo ol ya....burnumun diregi düstü. Sayende dün ictigin alkol`den kesin Istanbul`un alkol ticareti batmistir...
Polat:burda da rahat yok....(kalkip banyoya gider)
Elif:Babam icki mi icmis..(ebru`ya bakarak)
Ebru:babanin yeni alisgaligi annecim...hadi gel bakalim kahvalti hazirlayalim seninle...
Elif:bende cay icebilirmiyim...
Ebru:ama meyve su`yu daha iyi degil mi?
Elif:öyle mi?
Ebru:evet öyle....
Elif:tamam o zaman...

POlat banyo olmus oda simdi kahvalti masasina oturmustur....

Polat:off beee basim catliyor...
Ebru:dikkat et`de patlamasin....
Polat:hahaha (dalga gecercesine)
Elif:annem dedi ki sen icki icmissin...öyle mi? (babasina masum bir sekilde bakarak)
Polat:uzun hikaye babacim...
Elif:ama kokuyordun icki gibi...
Ebru:(polat`in konusmasina izin vermeden araya girer)aaaa olur mu hic annecim, sen yavas yavas alis bu kokuya....yeni parfümü o babanin...
Polat:Ebru.....
Elif:anne...
Ebru:efendim...
Elif:ben dün dedem`deydim yaa...niye ben orda yatmadim
Polat:annen yalniz korkmus belli...(gülerek)
Ebru:ne korkacagim be...senin gibi ayyas bir sekilde mi gelseydim eve...pis sapik!(hafif sessizce söyler ama elif duymustur)
Elif:babam sapik mi...
Polat:sapik mi...(önce elif`e "o nerden cikti"seklinde bakar ve sonra ebru`ya bakar)
Ebru:babana yilin sapik ödülü verildi de...(polata dalga gecercesine bakar)
Polat:sana ne ödülü vermeleri gerekir acaba....
Elif:kavga etmek iyi birsey degilmis....dedem dedi, ama siz ediyorsunuz
POlat:yoo etmiyoruz babacim...
Ebru:yok canim öyle sey...sana öyle gelmis...
Elif:ben doydum (kalkar masadan)
Polat:pes..cocugun yaninda da sapik diyorsun ya...
Ebru:degilmisin...az kalsin kizin icine düsüyordun
Polat:sacmalama bee..ne alaka. Kizkancligindan catlayacaksin
Ebru:bir yerimde su ana kadar catlamaya hazir bir iz göremedim bey efendi!
Polat:görmen yakindir...cünkü yanimda ne zaman bir kiz görsen deliye dönüyorsun...
Ebru:sen kiskandigimi mi düsünüyorsun....yuh artik. Sapiklara karsi daha ilgi alanim genislemedi!
Polat:belli belli...o yüzden dün Burcu`ya yiyecekmis bakiyordun demi...hadi itiraf et, kiskandin onu demi...
Ebru:senin bu hayal kurma kabiliyetine bayiliyorum gercekten...
Polat:kiskanc
Ebru:düzeysiz...
Polat:ukala...
Ebru:pis sapik...
Polat:bana bak...ikide bir sapik deyip durma...Dün neydi o taksi`de bagirmalarin falan. Hödük` oldum öyle mi...bir karar ver bence bir insan hem sapik ve ayni zamanda hödük olamaz hanim efendi...
Ebru:hanim efendi olduk simdi öyle mi...bravo yani. Cocugu bile kacirdin masadan...
Polat:acaba kimin yüzünden kacti....dirdirina dayanamadi cocugum...
Ebru:dirdirmis...(sessizce "gerisekali"der)
Polat:seninle cehenneme bile gelmem ben be....
Ebru:kendini orda görüyorsun yani...eee bu da bir baslangic. Sana doya doya yanmalar....seninle cehennim kapisinda nöbet bile tutmam..
POlat:sen mi....yapma. orda bile görüdügün ilk disi insana saldirirsin...
Ebru:kalk git sana sen...huzurumu bozuyorsun
Polat:cok merakliydim bende hergün gül yüzünü görmeye...
Ebru:kurban ol gül yüzüme....sen var ya sen....cigeri bes para etmesin tekisin...
POlat:ahh anne ahh..evlen evlen dedin al evlendikte noldu. Bastik bir muz kabuguna, ayagim degil hayatim kaydi...
Ebru:hayatimi mahfettin ...
Polat:yürü git....
Ebru:cabuk kalk masadan valla su cayi birazdan üzerine dökecegim...(sinirli bir sekilde)...sinir derecem 100 asti..
Polat:aman inmesin zaten...(kalkar masadan)


Polat üzerini giymis evden cikmistir. Bu defa direk ofise gitmez...sahil kenarinda durur hava almak icin....

Polat sahil kenarinda yürürken bir pilavci ile sohbete dalar simdi...

pilavcı:kendinde misen?hala sıkıyormusun yumruğunu gurban....(polat sinirden yumrugunu sikmistir)şu çayı içesen sicak sicak iyi gelir...
Polat:ahh ahh...
Pilavci:haa buydu demek anlamışam.Iç gurban iç...(polatin elinde evlilik yüzünü görür)

.....

Polat:sona beni kiskandi gitti..
Pilavci:sonra?
Polat:bu kadar..
Pilavci:hah..bu kadarmı?dalga mı geçirsen sen?
Polat:ne var begenmedin mi..
Pilavci:sen türkiye de mi yaşırsan?
Polat:evet..
Pilavci:doğma büyüme?
Polat:evet
Pilavci:allah allah
Polat::neden sordun ki şimdi bunları
Pilavci:kusura galma kardaş sizin ayrılık sebebi
biraz ecnebi işi olmuş gız sana güvenmedigini
söyliyi,terk ediyi sen böyle mecnun oluysan.Filmlerdeki
gibi ha?
Polat:bunun yerlisi yabancısı mı olur usta?
Pilavci:olur olur.. bu memlekette gurbet ayrılıktır
iftira ayrılıktır kan ayrılıktır ölüm en
hakikisinden ayrılıktır böyle bahsettiğin türden
bir ayrılık hiç duymamışam.Hele böyle iki insan
birbirine böylesine vurulmuşken..
Polat:şeytan diyor dayan kapiya....ikna et...
Pilavci:şeytan hiç böyle güzel şey diyer?
POlat:doğru be ben diyorum bunu olmaz aslında
Pilavci:bakıyorum kendine gelirsen
Polat:ikimiz de seviyoruz birbirimizi.Neden
inat edelim ki?
Pilavci:diyosun ki kapıya dayanmakla iş bitecek.
valla ben bi dakka durma derim
Polat:dinlemiyorum derse ben de gitmiyorum derim.
Pilavci::he valla hehehe

bernacım süperdi ya bayıldım bayıldım emeğine sağlık ama artık ebruyla
polatı barıştır yahu

bayildim ellerine salgik canim

çok güzel olmuş

Yalnizlik bazen bir savastir. Hani masallarda olur ya,hep güclüler gücsüzleri yener....dogru! Yalnizlikta böyle birsey iste. En dibe vurdugunda o seni daha da dibe vurur. Sen o saplandigin camurun icinden cikmaya yeltenirsin, bos ama sana uzanan tek bir el bile umudun olur...aslinda hepimiz kendimizle bir savas icindeyiz.Sürekli bir cabamiz var...bir umudumuz, hayallerimiz. Bir öykü icinde yasiyoruz aslinda...herkesin kücük bir öykü`sü, kücük masum hikayesi vardir...ama her hikayenin sonu varmidir? Kim bilir...bazen bittigini sandigin zaman bile bitmemistir yeri geldigi zaman. Bizler aslinda tam ortadayiz. Ne geri dönebilme sansimiz var, nede bizim icin biten bir yol.Öylece dikleriz caresizce....kimi zaman etrafimiza bakariz, cikis yolu umuduyla...
"Yeter" demek yetmez ki bazen.....


Polat Pilavci ile konusmus...ve artik farkindadir. Bu kadar kolay pes etmek yoktur.Ilham gelmistir ona....zaten dogru olan da bu degilmidir ki? Bir karar alip o karari uygulamak, inancini yitirmeden pes etmemeyi denemek...


Polat arabaya bindigi gibi solu tekrardan evde alir...

Ebru:noldu cabuk döndün?...Ne o, yoksa Burcu`yu bulamadin mi
POlat:bu sacmaliga bir son veriyoruz artik yürü...(Ebru`nun kolunu tuttugu gibi gider)
Ebru:sen kim oluyorsun da beni sürüklüyorusn...ben o senin tavladigin kizlara benzemem...birak kolumu (kizgin bir sekilde bagirir polata)
Polat:(ayni sekilde kizgindir. Bu kiskanclik olayi onu fazla germistir. Simdi durur ve Ebru`ya)..sana yürü diyorsam yürüyeceksin!

Ikisi birbirlerine kizgin bir sekilde bakarlar kisa bir süre...Askin atesinde erimisti onlarin masumiyeti....öyle bir Atesin icinde yaniyorlardi ki simdi...onlar icin aslinda bu sinav degilde ask`in son evresiydi...
Bosa inatlasiyorlar, birbirlerinin canini yakiyorlardi....ve bunu yaparken aslinda kendilerine ceza veriyorlardu bu iki asik...

Ebru:kolumu birak...
POlat:biktim anladin mi...BIKTIM!...Yürü...

Polat Ebruyu arabaya bindirir

Ebru:nereye götürüyorsun beni....
Polat:konusma...
Ebru:sana birsey sordum...duymuyormusun.(kizarak)
Polat:tek bir söz bile söyleme artik...


Polat ebru`yu kücük dag basinda bir eve götürü ( tatil yaptiklari ev!)

O eve geldiklerinden beri ikisi birbirleriyle konusmaz bile. Gün kendini aksamin safkina birakmis...o geceyi yagmur ile tamamliyordu simdi...
Polat sömineyi yakmis simdi ikisi karsilikli konusmadan söminenin karsisinda oturuyorlardir...

Ve sessizlik kendini soguk deniz dalgalarina vurur sanki...

Ebru:beni böyle ali koyamazsin!
Polat:istedigimi yaparim!
Ebru:sen kim oluyorsun haa...kimsin sen?! Bir dag evinde beni ali koyuyorsun. Bu mu senin yapabilecegin sey...(kizgin bir sekilde konusur)
Polat:yoruldum artik...sürekli bir kiskanclik, sürekli bir savas. Niye? ne icin?...
Ebru:bunu konusmak icin mi getirdin beni buraya...
Polat:beni dinlemeye tahamülün varmiydi ki?
Ebru:evet yok...simdi bile yok!
Polat:ama baska sansin da yok...
Ebru:sen benim tek sansim degilsin...
Polat:iyi git o zaman gidebiliyorsan...hadi! ne duruyorsun
Ebru:gidiyorum zaten...o kadar bencilsin ki kizini bile unuttun evde
Polat:unuttugum birsey yok. Cahit basinda...
Ebru:seni daha fazla dinlemek istemiyorum....(kalkar gider)
Polat:disarida yagmur yagiyor...
Ebru:anahtarlari verirmisin...(polata anahtar diye elini uzatir)
Polat:otur...
Ebru:verirmisin...
Polat:otur dedim...
Ebru:oturmuyorum...seni görmek bile migdemi bulandiriyor artik. Sana her baktigimda ....
Polat:OTUR!(kizarak)

Ebru o sinirle yagmura aldirmadan disari cikar...Polat arkadan...
Yagmur o kadar cilestiriyordur ki islak mendil misali cok fena islanmislardir

Polat:(kosturarak ebru`nun kolunu tutar)ne yaptigini zannediyorsun sen
Ebru:sana ne!
Polat:bu yagmurda gidemezsin..
Ebru:sen mi engel olacaksin...
Polat:gerekirse evet..
Ebru:cok korktum....hadi olda görelim...
Polat:iyi gör o zaman...(ebru`yu oldugu gibi o yagmurda kucaklar ve iceri götürür)

Ebru:birak..
Polat:susarmisin..
Ebru:susmuyorum...
Polat:iyi avasin ciktigi kadar bagir o zaman..
Ebru:imdattttttttttttttt....
Polat:duyan yok galiba sesini haa..
Ebru:cevap verme bana...verme!indir diyorum beni..indir!
Polat:al..(indirir ve kapiyi kitler simdi arkadan)

Aradan yarim saat gecmistir...
Polat:üzerindekileri ver...kurusun diye koyalim buraya..
Ebru:gerek yok..
Polat:inat etme...ver iste..

Ebru üzerindekileri kurumasi icin Polata verir(kendi üzerinde Polatin arabadan getirdigi gömeligi vardir)

Ebru:sen?
Polat:ne ben...
Ebru:hasta olacaksin...sende cikar
Polat:bosver sen beni...
Ebru:cok soguk....
Polat:ordan isinamazsin zaten..gel buraya.(kendi söminenin önündedir, ebru ise hafif uzakta koltukta oturuyordur)

Ebru´da simdi isinmak icin polatin yanina yere oturur...

Polat:hala kizginmisin...
Ebru:affetmedim...
Polat:hic birsey yapmama ragmen...
Ebru:o kiza bakislarin...ilgilenmen...
Polat:ama sana baktigim gibi bakmadim ona...
Ebru:herseye ragmen ilgilendin...bunu inkar edemezsin ama
Polat:etmiyorum tamam...ama bir arkadas olarak ilgilendim...üsüdün mü?
Ebru:biraz (hafif gülümseyen bir tebesümle)
Polat:gel hadi...(polat battaniye`ye dolanmistir)ikimize de yeter (gülerek)

Ebru sokulmustur simdi Polatin yanina....ve kisa bir süre sonra kafasini onun omzuna koyar...

Polat:isindin mi..
Ebru:(polata bakarak)biraz..(tebesümlü bir sekilde)

Simdi ikisi birbirlerini izler öylece..masum bir sekilde...
Polat eli ile ebru`nun saclarini oksar..."hala islak"(yakinlasmistir ona)
Ebru:(saclarini oksayan polatin elini tutar ve )"ellerin buz gibi olmus...benim yüzümden"

Ikisi bir nefes kadar yakindir artik....Artik bir nefes bile yoktur aralarinda. Mühür olmustur dudaklari birbilerine...
Ebru kisa bir süre sonra..sessizce"napiyoruz biz"
Polat:"sensizlik ölüm gibi"....
Ebru:"dogru mu bu yaptigimiz?(sessizce)

O gece kendini aska birakmistir artik...Ebru her ne kadar kendine engel olmayi denesede, kendini Polata teslim etmistir.....
Polat ebru`nun kokusu özlemiscesine bakiyordur ona...Elleri ile onun yüzünü oksar"senden asla vazgecmedim...."...simdi ebru`yu boynundan öpmeye baslar..

Ebru:biz....
Polat:ssttt....tek bir söz bile yok bu gece...

Polat ebrunun giydigi Gömledigin dügmelerini yavas yavas acmaya baslar....
Ebru:(sessizce)"Polat.."

Polat daha fazla bu anin bozulmasin istemez..ve ebru`nun dudaklarina mühürlenir...Ebru da ayni sekilde Polatin gömlegini acar yavas yavas..
O gece sadece onlarin yerine ask konusuyordur....

Ebru ellerini Polatin boynuna dolamis, gözlerimi kapamis, kendini Polata teslim ediyordu öylece....
Polat ebru`nun kokusunu icine cekiyordu sanki...ona dokunuyor, öpüyordu onu.

vayy süper olmuş canım ya bayıldım

çok güzel olmuş ellerine sağlık ama kaç haftadır hatice&necati'yi yazmadın o nu ne zaman yazarsın?

dizikolik bir şey söylesem kızmazsın inş
kavga ederken birbirlerine söyledikleri kelimeler çok çocukça kalıyor 15-17 yaş gurubu gibi yani ebrunun ve polatın yaşında onlardan çıkacak sözler gibi gelmiyor ebru ve polatın daha olgun olduklarını düşünerek söylüyorum
ama severek okuyorum senin senaryonuda

devami....

Boş zaman yoktur boşa geçen zaman vardır.....Unutma!!

O Askla baslayan gece kendini sabaha birakmistir...

Polat:Günaydin...
Ebru:Günaydin...bana bakmaktan bikmadin mi?
POlat:bir düsüneyim..hmm...Yok bikmamisim (gülerek)
Ebru:deli...(gülerek)...saat kac?
Polat:erken daha...
Ebru:ve biz hala yatakdayiz...
Polat:ben sikayetci degilim..(gülerek)
Ebru:gitsek artik...Elif kaldi...
Polat:az önce Cahit mesaj atti...Kahvalti yaptiriyormus ona
Ebru:bunu becerebiliyormu?
Polat:neden beceremesin...
Ebru:hayir yani Patronlari (Polati kasteder)yapamiyorda...
Polat:Ebru....
Ebru:tamam susdum...(gülümseyen bir tebesümle)


Her ikiside üzerlerini giydigi gibi simdi evin yolunu tutarlar..
Araba...

Ebru:dur dur dur...
Polat:noldu?
Ebru:dururmusun...lütfen dur?
Polat:noluyor...
Ebru:yaaa dur....

Ebru Bir Dilek agaci görür...Bu zamana kadar cok dilekleri yerine getirip,insanlara umut baglayan bu Agac simdi Ebru`yu heycanlandirmistir..

Ikisi araba`dan inlerler...
Ebru Polatin elini tuttugu gibi heycanla o dilek agacina kosturur..

Ebru:cok güzel degil mi?
Polat:öyle...
Ebru:ne kadar cok dilek dileyen varmis(gülerek)
Polat:demek ki herkesin bir beklentisi var (gülerek)
Ebru:acaba gercek olur mu?
Polat:neden olmasin..
Ebru:olur aslindá tabi...
Polat:anlamadim...
Ebru:o kadar cok dileyenler var ki agac`dan birsey eksilmemis (gülerek)
Polat:o agacin yerinde olmak istemezdim dogrusu...herkes senden birsey istiyor, bekliyor. Tek basina yerine getirmek icin ugrasiyorsun (gülerek)
Ebru:öyle (gülerek)...Elif olsaydi simdi bu agaca birsey dilemek icin herseyi yapardi...
Polat:o yapamiyor ama sen yap...
Ebru:ben mi?
Polat:evet....sende dile. Senin bu agaca dilek dileyenelerden neyin eksik? (gülümseyerek)
Ebru:iyide benim bu agaca baglayacak birseyim yok ki..(masum bir sekilde)
Polat:yooo var aslinda..
Ebru:ne var...
Polat:bir dakika geliyorum...

Polat arabaya kadar gitmis simdi araba`dan kendi icin sakladigi bir gömlegini alir ve Ebru`nun yanina döner..

Ebru:ne yapacaksin onu?
Polat:eee dilek dilemiyormuyuz (gülerek)....

Polat gömlegin kollarindan yirtar. Yirttigi gömlegin bir parcasini Ebru`ya uzatir ve digerini kendi alir...

Polat:eee hadi...dilemiyormuyuz?
Ebru:sende mi dileyeceksin...(gülerek)
Polat:niye dileyemem mi?...Agacta Polat Alemdar bana dilek tutmak icin birsey asamaz yazmiyor..(gülerek)
Ebru:deliiiii (tebesümlü bir sekilde)...önce sen
POlat:niye ben....önce sen dile...
Ebru:ayni anda diliyoruz tamam mi
Polat:olur...sakin kalbimden gecenleri duymaya calisma yoksa dilegim gercek olmaz..(sakaci bir sekilde)
Ebru:allah allah söyleyene bak...


Simdi her ikiside bir agacin dalini tutmus, koparilan bir parca gömlegi o agaca dilek tutmak icin asmislardir...

Önce Polat dilek tutar...(gömlegi asmis simdi icinden)
"bir dilek ağacı olsaydım,sadece senin dileklerin asılı olsun isterdim dallarımda…Kimi rüyalar görülmeye değer.Kimi rüyalar gerçekten yaşamaya..Sen gördüğüm en tatlı rüya;yaşadıkca ''bitmesin'' dediğim en güzel gerçeksin...
Iste bu yüzden benden hic gitme istiyorum...Bu askin masali hic bozulmasin!!!"

Simdi Ebru elindeki bir parca Gömlegi asar ve simdi o dilegini tutar..
"bana aski yasattigin icin tesekkürler...Benden gitme,hic gitme....Nolur birakma beni,ellerimi...Baş harfi sen,sonu biz olsun bütün kelimelerin."



En çok istediğiniz bir şeyin dileği için,
En değerli neyinizi verirdiniz?
Her dilek çift kişiliktir,
Kimileri kendini düşünsede...
Her dilek bir yıldızın aşkıdır,
Yıldız ona düşmedikten sonra ki aşkıdır!..


her ikisi dileklerini dilemistir simdi..
Ebru:ne diledin...
Polat:söylemem (gülerek)
Ebru:yaaa...
POlat:söyleyemem....adi üstünde dilek agaci. Sana söylersem bu agacin büyüsü nerde kalir...
Ebru:ben ne diledigini biliyorum ki...(gülerek)
POlat:ne dilemisim ki(gülerek)
Ebru:beni hep sevmeyi diledin...
Polat:yoooo...(gülerek)
Ebru:bende inandim zaten ....

Tam arabaya bineceklerken ebru....

Ebru:aaa Elma agaci...bir dakika (birinin tarlasina girip agactan elma alir)
Polat:Ebru...
Ebru:ama göz hakki diye birsey var...(gülerek)
Polat:söyleseydin alirdim...
Ebru:ne var ya..ben ankara`dayken lise`deki arkadaslarla cok toplardik böyle elma,armut falan..
Polat:cete kurdunuz yani...
Ebru:cete degil...göz hakkimizi aliyorduk diyelim...(gülerek)
Polat:topluca???
Ebru:sen hic mi yapmadin Himek abi`yle?
Polat:Hikmet öyle seyler yapmazdi...
Ebru:hmmm eminim öyledir...(gülerek)
Polat:hadi ama...hem Elifi özledim diyorsun hem elma, armut pesinde kosturuyoruz...
Ebru:bir kere elma armut pesinde kosmuyoruz. Dilek tuttuk, ayrica gözüm mü kalsaydi yani...
Polat:tamam susdum....
Ebru:bencede..(gülerek arabaya binder simdi)
Polat:ne hallerdeyiz..
Ebru:ne varmis halimizde. Ayip birsey yapmadik ki?
Polat:tabi tabi yapmadik....hirsizlik yaptik
Ebru:off Polat ya...senin nasil gencligin oldu anlamadim ki...
Polat:ama su an genc degiliz. Boyumuzla bir bir kizimiz var..
Ebru:bogazimda biraktin keyfimi...
Polat:tamam küsme
Ebru:küsmek mi? Pardon ama kim kime küsüyor acaba..
Polat:gidebilirmiyiz artik...
Ebru:direksiyon sende!

süper olmuş canım

cooooo guzel oldu canim...

Ellerine saglik bayildim

ayy süper olmuş bayıldım bayıldım

çok güzel olmuş ellerine sağlık.

Başarmak Zordur, Kolaya Kaçarsan Basitleşir o yüzden unutma, Yokuş Aşağı İnmek Kolaydır Ama Manzara Tepeden Seyredilir..
Sırların gönülde kalırsa, muradın çabuk gerçekleşir. Tohum toprağa gizlenirse yeşerir....Iste bu yüzden ask herseye deger....

Devami...

Ebru Dilek agacina umutlarini baglayip dilegini dilemis,aynisi polata da yaptirmistir...


Araba:

Ebru:biliyorum dilegim gercek olacak (polata gülümseyen bir tebesümle bakarak)
Polat:nerden biliyorsun....agac mi söyledi (gülümseyerek)
Ebru:yoo..gömlegin bir parcasini agaca asarken rüzgar yavastan esmeye basliyordu...(elinde hala "caldigi"elma vardir. Bir yandan onu yer diger yandan Polat ile konusur)
POlat:ama bu senin dilegini gercek edecek anlamina gelmez...
Ebru:ne kadar iyimserin yaa...
Polat:o kadar cok kisi birsey bekliyor, diliyor ki...umarim bizimki son olmaz
Ebru:benim ki ilk ucacak o agactan...biliyorum (gülümseyerek)
Polat:belki önce benimki gider....(gülerek)
Ebru:görürüz....yalniz elmanin tadi cok güzel...
Polat:pes!!....ciddi ciddi elma caldin
Ebru:yaaa calmadim...o göz hakkiydi bir kere. Ayrica madem caldim,sende suc ortagisin. Gördün ama engel olmadin. Kabul et elma hosuna gitti...(polata gülümserek bakar)
POlat:yaaa cok hosuma gitti...
Ebru:yermisin (elma`dan bir parca isiri ve gülerek polata bakar)
Polat:sagol almiyorum...
Ebru:sen gencliginde demi böyle agir takiliyordun...
Polat:anlamadim...
Ebru:valla ben gencligime gittim...bir keresinde hic unutmuyorum edebiyat dersinde hoca sözlü yapacakti. Calismamistim. Bana sifir vermesin diye arkadaslarla dersi kirmistik....
POlat:pes....(gülerek)
Ebru:sonra gezerken bir bahceli ev gördük. Umut diye bir arkadasim vardi. Onunla birlikte bahceye daldik tabi. O kadar güzel armutlari vardi ki kadinin böyle yesil yesil...
Polat:yesil yesil mi...(ebru ya gülümsereyek bakar)
Ebru:Tabi ben kiz halime cikamadigim icin Umut cikti. Ama sobelendik. Sadece galiba 5 tane falan toplamistik...kadin bizi kovalamisti.Tabi arada yas farki var yakalayamadi bizi (gülerek anlatir. Ebru yine gencligine dönmüstür. Anilarini polata anlatirken bile heycanlidir,sanki bundan yillar öncesine gitmistir)
POlat:bunlari ciddi ciddi sen mi yaptin...
Ebru:birde bana sor...o olaydan bir kac gün sonra annemle alisverise cikmistik. Kadin karsimizdan geldi ama tanimadi. O an ömrümden ömür gitmisti (gülerek)
Polat:elif bunlari biliyor mu?
Ebru:sakin polat....aklindan bile gecirme..
Polat:valla bilmem...
Ebru:cok kötüsün biliyormusun...
Polat:birsey yaptigimi hatirlamiyorum....
Ebru:ama yapmaya yelteniyorsun...
Polat:demek elif`in bu inatci hali senden geliyor...oda agac, toprak, tarla meraklisi...insallah okul dönemine geldiginde bizde onu sokakta degil de okulda arariz...
Ebru:elif okulu kirsa bile sana söylecek degil ya...hem ne var. Sanki sen yapmadin..
Polat:dogru yaptim...bizde hikmetle bir keresinde Mac icin kirmistik.O gün ilk defa babama yalan söylemistim...
Ebru:sen ömer babaya yalan söyledin???...bunu nasil yaparsin?(gülümsereyek)
Polat:sen ailene nasil yaptin peki?
Ebru:ama benim ki baska...
Polat:nedenmis?
Ebru:öyle iste...ben mac pesinde kosturmuyordum
Polat:dogru edebiyat dersini kirip armut pesinde kosturuyordun
Ebru:offf polat yaaa...
Polat:yalniz birse diyecegim...senden hic beklemezdim. Karim ciddi ciddi cete kurmus(gülerek)
Ebru:o cete degil bir kere....cete senin yaptigin
Polat:ben cete`miyim...
Ebru:bilmem...öylesin!


Simdi her ikisi eve gelmistir...

Polat:Elif...

Elif cahit ile evde oturuyordur. Simdi babasini görmüs heycanli bir sekilde ona kosturur...

Elif:"baba"...
POlat:gel bakalim fistik....(kucagina alir)
Elif:siz neden hep kayboluyorsunuz
Polat:kaybolmadik ki babacim..
Elif:ama aksam yoktunuz
POlat:evet ama..
Elif:ama ne...
Polat:anne ile kücük bir tatil yaptik..
Elif:beni niye götürmedin...(küsmüs bir halde)
POlat:seninle de ayri gideriz olmaz mi..baba-kiz
Elif:annem...
Polat:o gelmez...
Elif:tamam o zaman...


Aksam:
Ebru elifi yatirir...

Elif:ama daha uykum yok
Ebru:ama gec oldu...yatmak zorundasin...
Elif:hep senin dedigin oluyor...haksizlik ama bu..
Ebru:adalet arama kücük hanim...uyku zamani iste. Yarin istedigini yaparsin
Elif:offf...
Ebru:off`lama ...
Elif:benim ayim asagida kaldi
Ebru:onsuz uyuyamazmisin bu gece
Elif:uyuyamam...
Ebru:senin bu inadin var ya...off elif
Elif:sen babamla uyuyorsun ben ama yalniz uyuyorum. Oda benim ayim. Bende onsuz uyumam...
Ebru:iyi tamam getiriyorum...

Ebru elifin ayi`sini almak icin asagi salona iner..
Tabi ev karanliktir...ayni anda Polat su icmek icin asagi iner..yani kisacasi ikisi birbirlerinden habersiz salon`a inmeye hazirlanir...

Ebru isigi acmadan elifinin ayisini arar...Polat merdivenlerde ses duyar simdi. Ebru`yu elifin yaninda bildigi icin eve hirsiz girdigini sanir ve eline ilk buldugu seyi alir..." 0 aldigi sey ise vaso`dur"

Polat:(kücük köse lambasini acar ve sesizce)hirsiz gibi ne ariyorsun gece gece
Ebru:ne hirsizi be....Elifin haberi var burda oldugumdan.Elif ayisini burda unutmus (oda sessizce konusur)
POlat:bunun icin sabah`da gelebilirdin.Bir gece ayisiz uyusa birsey olmazdi...gecenin bir yarisi evde dolasmani hakli cikarmiyor bu. Ayrica ben sana yakin olup dokunamazken senin bu ayricaligin nerden..
Ebru:sabah alamazdim....
Polat:neden..böyle karanliklar prensesi gibi dolasmak hosuna mi gidiyor (gülümseyen bir yüzle)
Ebru:sana ne ya...sen git sene kendi isine. Git yat sana sen. Kendi evimde ne zaman dolasacagimi sana mi soracagim..(diklesir...simdi her ikisi bir nefes kadar yakindir birbirlerine)
Polat:yok yaa...hem gecenin bir vakti dolas evde sesizce sonrada sana ne de...
bosa dememisler yavuz hirsiz ev sahibini bastirir diye..
Ebru:ne hirsizi be..elif ayisi olmadan uyuyamiyor...sanki bilmiyorsun
Polat:yinede..
Ebru:yine de ne...

kisa bir bakismanin ardindan...

Ebru:burda dikilmeyi düsünmüyorsun herhalde...
Polat:dogru düsünmüyorum...
Ebru:iyi o zaman...yatak odasinda görüsürüz...

Bak Berna simdiden deyim o yatak odasinda bulusmasinda bir sey olucak,yoksa kulahlari deisiriz...

Ellerine saglik,super oldu

süper olmuş canım bayıldım valla emeğine sağlık